Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan yeni anayasa mesajı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Bugün 27. Dönem Meclisimizin son yasama yılının açılışını yapıyoruz. Meclisimizin, seçim takvimine göre çalışmalarına ara vermeden önce pek çok kritik düzenlemeyi hayata geçirerek bu yasama yılını da en iyi şekilde değerlendireceğine inanıyorum." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Meclis'in 27. Dönem 6. Yasama Yılı'nın açılışı dolayısıyla TBMM Genel Kurulunda milletvekillerine hitap etti.
Yeni yasama yılının hayırlı olmasını dileyen Erdoğan, Meclis'in kuruluşundan bugüne, bu yüce kurum çatısı altında ülkeye hizmet eden tüm milletvekillerine şükranlarını sundu.
İlk faaliyete geçtiği 1920'den beri Meclis'te görev yapmış milletvekillerinden vefat edenlere Allah'tan rahmet dileyen Erdoğan, "Büyük Millet Meclisimizin ilk Başkanı, Cumhuriyet'imizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal başta olmak üzere Türkiye'nin gelişmesi, büyümesi, güçlenmesi yolunda gayret gösteren herkesi hürmetle yad ediyorum. Bin yıldır vatanımızın müdafaası, milletimizin dirliği, ülkemizin bütünlüğü, devletimizin bekası uğruna gözlerini kırpmadan canlarını feda eden tüm şehitlerimizi ve gazilerimizi rahmetle anıyorum." diye konuştu.
Erdoğan, Türkiye'nin istiklal ve istikbal davasının, çağlar ötesine uzanan kutlu bir mücadelenin adı olduğuna işaret ederek "Bugün de sınırlarımızın içinde ve ötesinde aynı mücadeleyi vermeyi sürdürüyoruz. Terör örgütlerinin başında yer aldığı düşmanlarımıza göz açtırmayan askerlerimize, polislerimize, jandarmalarımıza, Sahil Güvenlik personelimize, istihbaratçılarımıza, güvenlik korucularımıza başarılar diliyorum. Rabb'imden milletimizin tüm fertleriyle birlikte bu kardeşlerimizi de korumasını, esirgemesini, ayaklarına taş değdirmemesini niyaz ediyorum." ifadesini kullandı.
"TBMM, öncü rol üstlenmiştir"
TBMM'nin, Milli Mücadele yıllarından beri, ülkenin her türlü meselesinin çözümünde, milletin her beklentisinin karşılanmasında öncü bir rol üstlendiğine dikkati çeken Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bugün de gerek 27. Dönem boyunca çıkartılan kanunlarla gerek halen komisyonlarda ve Genel Kurul gündeminde bekleyen tekliflerle gerekse bundan sonra gündeme gelecek çalışmalarla Meclisimizin tarihi misyonunu hakkıyla yerine getirdiğine ve getireceğine inanıyorum. Bilindiği gibi bugün 27. Dönem Meclisimizin son yasama yılının açılışını yapıyoruz. Meclisimizin, seçim takvimine göre çalışmalarına ara vermeden önce pek çok kritik düzenlemeyi hayata geçirerek bu yasama yılını da en iyi şekilde değerlendireceğine inanıyorum.
Türkiye, yaklaşık 8 ay sonra gideceği seçimlerde hem yasama organı Türkiye Büyük Millet Meclisimizin üyelerini hem de yürütmenin temsilcisi cumhurbaşkanını belirleyecek. Dünyanın ve bölgemizin gerçekten tarihi günler yaşadığı, asırlık dengelerin kökünden sarsıldığı, siyasi, ekonomik ve askeri güç merkezlerinin yeniden oluştuğu bir dönemde bu seçimleri yapacağız. 27. Dönem milletvekilleri olarak sizlerin, üstlendiğiniz misyonun gereklerini başarıyla ifa etmiş bir kadro sıfatıyla milletimizin gönlündeki yerinizi aldığınıza inanıyorum. Bu büyük şeref, evlatlarınıza bırakacağınız en büyük miras olacaktır. Ülkemize, milletimize, Meclisimize yaptığınız hizmetler için şimdiden her birinize ayrı ayrı şükranlarımızı sunuyorum."
"Saldırıların bir sebebi de işte bu tablodur"
Erdoğan, komisyonlardan Genel Kurula kadar Meclis çalışmalarının tüm aşamalarındaki katkıları için siyasi parti grup yönetimleri ile Meclis Başkanlık Divanına da teşekkür etti.
Önce Milli Mücadele'de son olarak da 15 Temmuz gecesi gazi unvanıyla şereflenen Meclis'in, bu vasıflarıyla dünya parlamentoları arasında müstesna bir yere sahip olduğuna işaret eden Erdoğan, şunları kaydetti:
"Bir dönem ülkemize, 'demokrasiyi, bedel ödemeden elde ettiği için içselleştiremediği' ithamları yöneltilirdi. Şimdi ise karşımızda son çeyrek asrın en iddialı demokrasi ve kalkınma programlarının ahdi altyapısını kurmuş bir Türkiye Büyük Millet Meclisi var. Şimdi karşımızda darbecilere direnerek milli iradenin üstünlüğünü hiçbir tereddüde mahal bırakmayacak şekilde tescillemiş bir Meclis var. Şimdi karşımızda her türlü tehdide rağmen temsilcisi olduğu milletin hakkını, hukukunu, menfaatlerini cansiparane şekilde koruyan bir Meclis var. Şimdi karşımızda küresel eğilimlerin aksine milletiyle bağlarını en güçlü şekilde sürdüren bir Meclis var. Meclisimizin ve milletvekillerimizin zaman zaman maruz kaldıkları iftira derecesine varan saldırıların bir sebebi de işte bu tablodur."
Erdoğan, Türkiye'yi, ısrarla müstemleke muamelesine maruz bırakmak, siyasi ve ekonomik olarak peykleri konumunda görmek isteyenlerin, Meclis'in onurlu duruşundan da rahatsız olduğunu söyledi. Erdoğan, "Ama biz, kimin ne dediğine, kimin ne istediğine değil, milletimizin neye ihtiyacı olduğuna, ülkemizin hedeflerine bakarak, yasamasıyla yürütmesiyle, yargısıyla birlikte istikametimizi çiziyoruz. Yolumuza devam ediyoruz." diye konuştu.
Cumhuriyet tarihinin en köklü reformlarına bu Meclis'in imza attığına işaret eden Erdoğan, bu süreçte gerçekleştirilen, istiklali ve istikbali aydınlatan en önemli reformlardan birinin de yönetim sisteminde yapılan değişiklik olduğunu belirtti.
Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'yle, demokratik erklerin her birini kendi alanında en güçlü, en etkili, en verimli hale getirdiklerine inandığını dile getirerek, geçmişte demokratik denge içinde değil de yıkıcı rekabet görünümü veren yasama, yürütme ve yargının artık aynı ortak gaye doğrultusunda birbirlerini destekleyen anlayışla çalıştığını vurguladı.
"Kendimizi yenilemeyi sürdüreceğiz"
Gelecek dönemde dördüncü yılını geride bırakan yeni yönetim uygulamalarında elde edilen tecrübeler ışığında, sistemi eksiklerini tamamlayacak, güçlü yönlerini tahkim edecek bir anlayışla daha da geliştirmeyi planladıklarını dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti:
"Dünyanın ve bölgemizin her alanda büyük değişimler yaşadığı bir süreçte ülkemizi bunun dışında tutamayız. Türkiye'nin ve Türk milletinin ihtiyaçlarına, beklentilerine, potansiyelini kullanma kabiliyetlerindeki ilerlemeye ve elde ettiğimiz tecrübelere göre kendimizi yenilemeyi sürdüreceğiz. Yunus Emre'nin 'Her dem yeniden doğarız, bizden kim usanası' sözündeki irfanla işaret ettiği yolu takip ediyoruz. Mevlana Hazretleri'nin 'Şimdi yeni şeyler söylemek lazım' mısrasındaki teşvikle tavsiye ettiği istikameti izliyoruz. Bu yaklaşıma sadık kalmayı ve icap eden adımları atmayı tüm kalbimizle bağlı olduğumuz milletimize karşı sorumluluğumuzun gereği olarak görüyoruz. Elbette bu tamamlayıcı reformları da Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin banisi yüce Meclisimizle birlikte inşa edecek ve hayata geçireceğiz. İnşallah önümüzdeki dönemde yasama ve yürütme olarak ortak gündemimizin başında bu husus yer alacaktır. İçimizde ukde kalan bir diğer meselede ülkemizi yeni, sivil, demokratik yöntemlerle inşa edilmiş, kapsayıcı sade ve vizyoner bir anayasaya kavuşturmaktır."
"Darbe dönemlerinin son izini de sileceğine inanıyorum"
Yeni anayasa konusunda 2013 ve 2021 yıllarında yapılan samimi çağrıların, Türkiye'yi böyle bir kazanımla buluşturmaya yetmediğini anımsatan Erdoğan, ilk çalışmanın Meclis'teki ortak komisyonda tıkandığını, ikinci çağrılarına da somut hiçbir cevap alamadıklarını anlattı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Yeni dönem Meclisimizin, Türkiye'yi hakkı olan yeni anayasayla buluşturarak, darbe dönemlerinin son izini de sileceğine inanıyorum. Bunu aynı zamanda gelecek nesillere bir borcumuz, önümüzdeki dönemde gençlerimize hediye edeceğimiz en büyük kazanım olarak görüyoruz." ifadelerini kullandı.
İnsanların temel hak ve özgürlüklerini en üst seviyeye çıkartan sessiz devrimleri hayata geçirdikleri gibi yeni anayasa çalışmasını da tamamlayacaklarını bildiren Erdoğan, "Türkiye'yi vesayetin, darbelerin, baskıların, zulümlerin utancından, vatandaşlarımızı, kökeni, inancı, mezhebi, meşrebi, kılık kıyafet ve kültürü sebebiyle horlanmaktan beraber kurtardık. Yeni anayasayla bu kazanımların ahdi temelini de olması gereken hale getirmek istiyoruz." dedi.
"Yeni bir güvenlik ve huzur iklimi oluşturduk"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin son 20 yılına bakıldığında milletin gündemini uzunca bir süredir işgal eden sorun alanlarını birer birer geride bıraktıklarına dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"Bunlardan biri; terör örgütlerinin kanlı saldırılarıyla yol açtığı huzur ve güven endişesiydi. Uzun yıllar boyunca ülkemiz gündeminin bir numaralı sorunu; hep terör meselesiydi. Yaptığımız operasyonlar, aldığımız tedbirler, izlediğimiz çok yönlü diplomasiyle terör örgütlerini sınırlarımız içinde bitirirken, sınırlarımız dışında da adeta felç ederek yeni bir güvenlik ve huzur iklimi oluşturduk. Bu gerçeği, elini vicdanına koyan hiç kimse inkar edemez. Teröristlerin giriştikleri tek tük eylem teşebbüsleri, inşallah bu hainlerin son çırpınışlarıdır. Güvenlik güçlerimizle, askerimizle ve istihbarat teşkilatımızla, teröristlerin her an ensesindeyiz. Güvenlik kuvvetlerimizi, hem terörle mücadele hem de bölgesel ve küresel tehditlere karşı ülkemizi koruma görevini en üst düzeyde yürütebilmesini sağlayacak imkan ve kabiliyetlerle güçlendirdik. Tehditleri kaynağında yok ederek, ülkemizin güvenliğini, milletimizin huzurunu, sınırlarımız dışında başlatma stratejimizi 'Bir gece ansızın gelebiliriz' ifadesiyle uygulamaya devam ediyoruz."
"Meclisimiz sayesinde geride bıraktık"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Geçtiğimiz 20 yılda ülkemize kazandırdığımız asırlık eser ve hizmetler de milletimizin nesillerdir yaşadığı geri kalmışlık, yokluk, yoksulluk sorunlarını da ortadan kaldırmıştır. Biraz sonra sizlerle paylaşacağım eser ve hizmet özetlerimiz, bu gerçeği gören gözlere, duyan kulaklara, hakkı ikrar eden dillere, nasır bağlamamış yüreklere bir kez daha hatırlatacaktır. Eğitimden sağlığa, ulaşımdan enerjiye, sanayiden tarıma, spordan sosyal desteklere her alanı kapsayan eser ve hizmetlerimizin hayatına dokunmadığı, hayat kalitesini yükseltmediği tek bir insanımız dahi yoktur. Çok partili siyasi hayatımız boyunca defalarca yaşadığımız darbeler dönemini de 15 Temmuz'da istiklaline sahip çıkan milletimiz ve milli iradenin özellikle itibarını yere düşürmeyen Meclisimiz sayesinde geride bıraktık. Bu vesileyle 15 Temmuz şehitlerimizi rahmetle yad ediyor, aynı gece Meclis'te destansı bir direniş sergileyen milletvekillerimize tekrar şükranlarımı sunuyorum."
Türkiye'yi geliştirmek, büyütmek, güçlendirmek, milletin refahını artırmak, hayatını kolaylaştırmak için çalışıp çabalarken, küresel krizlerin ağır etkileriyle de mücadele ettiklerini dile getiren Erdoğan, "Üstelik biz küresel krizlerle birlikte, hassaten ülkemize yönelik saldırıları da göğüslemek mecburiyetinde kaldık. Nitekim Cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimlerinin yapıldığı 2018 Haziran ayından bugüne kadar dünyamız, İkinci Cihan Harbi sonrasındaki en ağır sınamalarını yaşamıştır." yorumunu yaptı.