Nezle, grip, orta kulak iltihabı, sinüzit, bademcik iltihabı, bronşit ve solunum yolu enfeksiyonu… Hem kış aylarının gelmesi hem de okulların açılmasıyla artışa geçmesi beklenen hastalıklardan korunmanın yolu hijyene dikkat etmek ve bağışıklığı güçlendirmekten geçiyor. Konya’da kış aylarında sıkça görülen üst solunum yolu enfeksiyonu şikâyetiyle sağlık kurumlarına yapılan başvurularda son günlerde artış yaşanıyor.
Kış ayının gelmesi ile birlikte yaz aylarında görülmeyen pek çok hastalığa yeniden rastlanmaya başlandı. Kapalı ortamda saatlerce bir arada bulunmak bu hastalıkların bulaşmasını kaçınılmaz kılmaya devam ediyor. Özellikle küçük yaştaki çocukları daha fazla etkileyen bu hastalıklar aileleri telaşa sürüklüyor. Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Özge Metin Akcan, merak edilenleri Konya’nın Sesi’ne anlattı.
KONYA’DA ÇOCUK KLİNİKLERİNDE
VAKA ARTIŞI SÖZ KONUSU!
Havaların soğuması ve kış aylarının etki göstermesi ile birlikte çocuklarda hastalıkların ortaya çıktığını ifade eden Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Özge Metin Akcan, " Çocukluk çağı enfeksiyonları havaların soğumaya başlaması eylül, ekim aylarında okulların açılmasıyla birlikte zaten artar. Şu anda da en fazla yoğunluk nerede derseniz çocukluk çağı hastalıklarında, çocuk kliniklerinde. Özellikle çocukların okullara başlaması, kreşlere, ana sınıflarına dönmeleriyle birlikte bir araya gelmeleri de kendi taşıdıkları mikroorganizmaları, bakterileri ve virüsleri bir diğeriyle paylaşmasına neden oluyor. Ve böyle olunca da özellikle çocuklar okullara başladıklarında kreşe gittiklerinde ana sınıfına gittiklerinde, ilk günlerde, haftalarda ve özellikle de kış ayları içerisinde çok sık hastalanıyorlar. Ev içerisinde sigara kullanımı ise enfeksiyonun sıklığını ve şiddetini çocuklarımızda arttırıyor” şeklinde konuştu.
‘OKULA GİDEN ÇOCUKLAR
VİRÜS İLE KARŞI KARŞIYA’
Çocukların eve kıyasla okula gittiğinde daha fazla bakteri ve virüsle karşı karşıya kaldığını ifade eden Akcan, "En önemli nokta okula gitmeleriyle birlikte bu artışın bizim doğal olduğunu bilmemiz ama bunların bir kısmını en azından önleyebileceğimizi de aklımızda tutmamız. Önleme derken özellikle çocuklara el yıkama alışkanlığını kazandırmamız. D vitaminin çocuklarımızda düzenli olarak verilmesi ve sigaranın olduğu ortamdan uzak tutulması ders aralarında teneffüse çıkmalarını, açık alana çıkmalarını ve özellikle de ders aralarında sınıfların camlarının açılarak havalandırılmasının ve ev ortamının havalandırılmasının sağlanmasının çocuklardaki enfeksiyon sayısını azaltmakta fayda sağlayacaktır. İnfluenza dediğimiz grip virüsü ağırlıklı olarak aralık ayında ortaya çıkan bir virüs. Aralık, ocak gibi pikini tamamlar” ifadelerini kullandı.
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Özge Metin Akcan, sözlerine şöyle devam etti; “İnfluenzadan korunmak için vatandaşlarımıza grip aşılarını olmalarını öneriyoruz. Risk gruplarının ve çocuklarımızın özellikle aşılarını olması lazım. Ve her sene yapılması gerekir. Aşıların, yapılması hayati öneme sahiptir. Aşıyı yaptırmış insanlar virüsü almış olsa dahi ya belirtisiz geçiriyor ya da hafif belirtilerle geçiriyor. Bu nedenle aşıların yapılmasını öneriyoruz. 2-3 günü geçen ateş, nefes darlığı, göğüste ağrı, ilerleyici düşkünlük olması durumunda hekime başvurulmalı. Bunun yanı sıra kronik kalp, akciğer, böbrek hastalığı gibi ek sorunları olan çocukların da hekime başvurması gerekiyor.”