5. Hastalık Vakaları Artış Mı Gösterdi?
Beşinci hastalık, halk arasında “tokatlanmış yanak sendromu” olarak da biliniyor. 4 yaş üstü çocuklarda daha fazla görülen beşinci hastalık, hamile kadınlar veya bağışıklık sistemi zayıf olan kişilerde daha riskli olabiliyor. Peki, beşinci hastalık nedir, belirtileri neler? Doç. Dr. Özge Metin Akcan, merak edilen soruları cevapladı. İşte ayrıntılar…
Necmettin Erbakan Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Özge Metin Akcan, dünyada olduğu gibi Türkiye'de de hem Parvovirus B19'un sebep olduğu bir tür bulaşıcı enfeksiyon hastalığından kaynaklı vakalarda artış yaşandığını bildirdi.
‘5. HASTALIKTA VAKA
ARTIŞI SÖZ KONUSU’
Beşinci hastalık hakkında artış yaşandığını ifade eden Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Özge Metin Akcan, “Halk arasında tokatlanmış yanak sendromu olarak bilinen ve çocuklarda rastlanan beşinci hastalık, Parvovirus B19'un sebep olduğu bir tür bulaşıcı enfeksiyon hastalığıdır. 4 yaşından sonraki çocuklar da görülen beşinci hastalığın görülmesi daha fazla oluyor. Son zamanlarda hastanelerde 5. Hastalığın vakalarında artış yaşandığını ifade edebilirim. Hastalık yanaklarda kızarıklık olarak kendini gösteriyor. Yaygın olarak hâlsizlik, ateş ve döküntü şeklinde kendini gösterdiğinden diğer döküntülü hastalıklarla karıştırılabilir. Ancak yanak bölgesinde var olan kızarıklık, yüz bölgesinden başlayan döküntü ve özellikle kollarda ve bacaklarda döküntüler beşinci hastalığın ayırt edici belirtisi olarak ifade edebiliriz” ifadelerini kullandı.
BEŞİNCİ HASTALIK
KİMLER İÇİN TEHLİKELİDİR?
Beşinci hastalığın kimlerde risk teşkil edebileceğini açıklayan Dr. Özge Metin Akcan, “Döküntülerin meydana gelmesi ile bulaşıcılığı kayboluyor. Viral bir enfeksiyon olan beşinci hastalık çoğunlukla iyi seyirli, tehlikesiz ve döküntülü bulaşıcı bir hastalıkken. Ancak şu kişilere bulaşmış hastalarda bazı riskler ortaya çıkabilir; kan hastalığı olan kişiler, bağışıklık sistemi farklı etkenlerden dolayı zayıf olan hastalar bu hastalığı ağır geçirebilir. Bunun yanı sıra gebeler ve kanser hastaları için de riskli bir hastalık olabiliyor” şeklinde konuştu.
Hastalığın tedavi süreci olmadığını, istirahat edilmesinin önemini vurgulayan Akcan, sözlerine şu şekilde devam etti; “Hastanın şikayet ve belirtilerine göre tedavi şeklinin belirlendiği beşinci hastalıkta eğer döküntülerin seviyesi yoğun ve hastayı rahatsız edecek düzeydeyse hekim tarafından uygun görülecek şekilde tedavi süreci ilerleyebilir. Hastalığın oluşumunda rol oynayan etkenin virüs olması nedeniyle bir ilaç kullanılmıyor. Beşinci hastalık teşhisi almış çocuk ve yetişkinlerin, hastalığı diğer bireylere bulaştırmaması için doktora başvurduktan sonra evde istirahat etmesi gerekir. Bu sürenin sonunda anormal bir durum söz konusu değilse, hastalığın bulaşma riski kalmadığı için çocuklar ve yetişkinler sosyal hayatına ve okula dönebilir” dedi.
Kaynak:Konya'nın Sesi