Konyalıların uğrak noktasıydı! Yok olmaya yüz tuttu!

Konyalıların uğrak noktasıydı! Yok olmaya yüz tuttu!
 İnternet Editörü
Teknoloji ve internetin gelişmesiyle birlikte unutulan mesleklerden biri de sahaflık oldu. Sahaflar yıllardır kitapseverlerin uğrak noktasıydı. Ama artık kimse kapısından geçmiyor.

Sahaflar, kitapseverler için tarihi kitaplar ve nadir eserlerle dolu, keşfetmeye değer bir hazine sunuyor. Eski kitapların gizemli dünyasına adım atarak uzun bir yolculuğa çıkarıyor. Konya’da sahaflık mesleğinin son temsilcilerinden olan Sahaf Burkay sahibi Atilla Koç, mesleğine dair detayları Konya’nın Sesi Gazetesi'ne anlattı.

ESKİ KİTAPLARIN DÜNYASI ÖNEMLİ

Konya’da 39 yıldır sahaflık yapan Atilla Koç, “Sahaflık, sadece eski kitapları satmak değil, aynı zamanda tarih, kültür ve edebiyatla ilgilenen bir meslek dalıdır. Orijinali iki ‘h’ harfi iledir. İlkokulu bitirdikten sonra bu mesleğe başladım. 1985’ten beri bu işi yapıyorum. Herkes sahaf olamaz. Sahaf olacak insanın ilk önce eski dilleri yani Osmanlıcayı ve Farsçayı bilmesi gerekir. Eski dillere önem vermesi gerekir. Sahaflar için kitapların içeriği, hangi yıl basılmış, imzalı mı imzasız mı, edebi mi, değeri ne, cumhuriyet dönemi ya da 1800'lü yılların kitapları önemli. Bunların satışı, tasnifi, böyle değerli kitaplara müşteri bulmak bu mesleğin ana temelidir. Sahaflık için kitaplarda ilk baskı yılı çok önemli. Çünkü ikinci ya da üçüncü baskıda bazı konuları güncelleyebiliyorlar ve bu da has bilgilerin kaybolmasına neden oluyor. Kitapların bakımı, nemden korumak ve kurtların da yememesi için özel olarak poşetlenir. Kapağı bozulmuş kitaplar için özel ciltler yaptırıyoruz. Bu da hem kitabın değerini artırıyor hem de kitabın yıpranmasını engelliyor” dedi.

dsc-0066.jpg

‘SAHAFLIK KİTABI SEVMEK VE ONUNLA İLGİLENMEKTİR’

Her gün dükkanına kitaplara kavuşma heyecanıyla gittiğini söyleyen Atilla Koç, “Dükkanı ilk açtığımda önce bir çayımı demlerim. Çünkü gelen müşteriler için edilecek sohbetler için çay çok önemlidir. Daha sonra vitrini düzenlerim, kitapları tasnif ederim, esnaf arkadaşlarımla istişare ederim. Boş zamanlarımda da bol bol kitap okurum. Çünkü gelen müşteri kitabın içeriğini sorduğunda bunu bilmek gerekir. Müşteriye edebi açıdan, tarihsel açıdan kitap hakkında bilgi vermek gerekir. Sahaflık biraz gönül işidir. Kitabı sevmek ve onunla ilgilenmektir. Ticaret işi değildir. Onun dışında benim ilgi alanım tarih ve edebiyat konulu kitaplardır. Bu kitapları kendi özel kütüphaneme de dahil ederim. Eski çizgi romanlardan çok hoşlanırım. Onları takip ederim. İlk zamanlar Tarkan, Karaoğlu vardı. Onları takip ederim. Osmanlı döneminde kartpostal ve pulları takip ederim “ şeklinde konuştu.

TEKNOLOJİ NEDENİYLE SAHAFLIK BİTME NOKTASINDA

Kitap okuma oranındaki azalmanın ve teknolojinin getirdiği zararlara dikkat çeken Koç, “Bizim milletimizin kitaba tahammülü yok. Kitaba zaman harcamayı sevmiyorlar. Gençler de kitap okumayıp kendilerini ifade edemedikleri için onlarla iletişim kuramıyoruz. Gençlerin kelime dağarcığı çok düşük elli ya da yüz kelimeyle kendilerini ifade etmeye çalışıyorlar. Yeni çıkan macera, aşk romanları, fenomen yazarların çıkarmış olduğu kitapları okudukları için Osmanlı Tarihi, Türk Tarihi, Rus Klasikleri, Eski Edebiyat Klasikleri okuyan genç kitle şu anda yok dolayısıyla sahaflığa olan ilgi de yok. Elbette her kitap okunmalı kişisel gelişim ve güncel kitaplar da okunmalı ancak tarih, edebiyat, dünya tarihi, geçmiş yılların kitapları da ayırt edilmeden okunmalı ki hayat görüşümüz oluşsun hayata daha farklı bakabilelim. Çünkü en güzel bilgileri kitaplardan alıyoruz. O sayfaları karıştıra karıştıra ve o dönemin ruhunu da yansıttığı için eski kitaplar önemlidir” dedi.

Koç, “Tabi bir de gençler artık internette kitap okuma yapıyorlar ya da internetten alışveriş yaparak kitap alıyorlar. Zaten şuanda sahafların çoğu internet siteleri üzerinden kitaplarını satıyorlar. İnsanlar hazırcılığa yöneldi. Buraya gelmeyip kargo yöntemini kullanıyorlar. Buraya müşteri gelmeyince sahaflık da eski değerini kaybetti” diye konuştu.

Kaynak:Konya'nın Sesi