Konya’da Olan Deprem Bize Ne Anlatıyor? Söylentiler Doğru Mu?

Konya’nın Ilgın İlçesi geçtiğimiz günlerde 3.2 ve 2.9’luk iki depremle sarsıldı. Şiddeti fazla olmayan fakat derinliğinin az olması sebebiyle hissedilen depremler halkı tedirgin etti. Depremlerin ardından bölge halkının arasında yayılan ve gerçeği yansıtmayan, ‘yeniden deprem olacak, bu sefer daha yüksek şiddette olacak, hazırlıklı olun’ gibi söylentiler vatandaşları tedirgin etti.

ILGIN VE AKŞEHİR YÜKSEK RİSKLİ

Hem yaşanan depremle ilgili hem de bu söylentilerin gerçeklik payı olup olmadığı ile alakalı gazetemize konuşan Jeoloji Mühendisleri Odası Konya Şube Başkanı Şükrü Arslan şunları söyledi: “Ilgın’da yaşanan depremler Afyon Sultan Dağları’ndan Akşehir ve Ilgın’a kadar uzanan Sultan Dağı Fay Zonu üzerinde gerçekleşti. Deprem merkezi çok yakın olduğu için küçük olsa da hissediliyor. Bu fay zonunda geçmiş dönemlerde hem Ilgın’da 5 üzeri hem de Akşehir’de 5.9 olmak üzere deprem üretmiş, potansiyeli yüksek bir fay zonunda kırılma meydana gelmiştir. Biz her zaman Ilgın ve Akşehir için bu yüksek riskin olduğunu söylüyoruz. O yüzden muhakkak o ilçelerimizde bu bilinçle yapılaşma yapılmalı. Ve deprem gerçeğine göre bir planlama uygulanmalıdır. Bizim bilinçli insanlar olarak yapmamız gereken depreme dirençli yapılar üretmemiz gerekmektedir.”

KONYA’DA NEDEN KÜÇÜK DEPREMLER ŞİDDETLİ HİSSEDİLİYOR?

“Bizim Konya Kapalı Havzası bir ova zemini olduğu için gevşek az tutturulmuş dediğimiz alüvyon zeminden oluşuyor” diyen Arslan, “Böyle zeminlerde zemin büyütmesi dediğimiz deprem anında deprem dalgalarını yapılara büyüterek hissettiren bir mekanizma gibi çalışıyor. O yüzden Konya’da küçük depremleri bile şiddetli hissediyoruz ve daha çok sallanıyor. Bu sebeple de bizim ovadaki zemin büyütmesine uygun parametrelerle yapıların daha dirençli yapılması lazım. Çünkü bundan sonra da bu tarz depremler hatta daha yüksek depremler olması muhtemeldir” ifadelerini kullandı.

SÖYLENTİLERE İTİBAR ETMEYİN

Öte yandan yaşanan depremlerin ardından halk arasında söylentiler de oluştu. Özellikle depremin merkez üssü Ilgın’da hem mesaj yoluyla hem de dilden dile dolaşan daha büyük deprem olacak söylentisi vatandaşları tedirgin etti.

Bu konuya da açıklık getiren Arslan, “Biz yer bilimciler olarak depremin olacağı aktif fay zonlarını belirliyoruz. Bunlardaki enerji birikimlerini ve sismik boşlukları tespit edebiliyoruz. Geçmiş dönemde fay zonları üzerinde neler yaşandığını da yine biliyoruz. Ama bizler hiçbir zaman gelecekte ne zaman ve nasıl kırılacağını bilemeyiz. Bunu dünyanın hiçbir yerinde hiçbir bilim insanı da tespit edemiyor. O yüzden bu tarz, ‘deprem bu akşam bir daha olacak, gece daha şiddetli olacak’ gibi söylentilere sakın itibar etmeyelim. Bu söylemler halkı tedirgin etmekten başka bir işe yaramaz. Hem sosyal medyada hem de çevrelerinde gezen bu tarz haberlere inanmasınlar” dedi.