Konya’da o türbedeki minik mezarın sırrı ne? Duyanlar inanamıyor
Konya geçmişten günümüze farklı kültürleri içinde barındıran bir şehir. Öyle ki tekkeleri, türbeleri ve zaviyeleri ile ilgili anlatılan hikayeleri yıllardır anlatılıyor.
Peki bu mistik kültürün bir parçası olan ve Konya’daki türbede yer alan minik mezarın gizemi ne? İşte tarihçilerin dilinden o mezar…
PİR ESAT EFENDİ’NİN EN BÜYÜK ÖZELLİĞİ KEDİSİNE DÜŞKÜNLÜĞÜYDÜ
Konya’da Selçuklu dönemi alimlerinden Pir Esad Sultan tarafından yaptırılan günümüze kadar gelen yapılardan sadece türbesi bulunuyor.
Pir Esad Sultan Efendi, zengin bir ailede dünyaya geldi. Fakat daha küçük yaşlarda kalbine tasavvuf aşkı düşünce babası onu elinden tutup Mevlana Hazretleri’ne götürdü. Esat Efendi, Mevlana’nın yanında yıllarca kaldı. Pir Esat Efendi’nin en büyük özelliği kedisine düşkünlüğüydü.
KEDİSİ ZEHİRLİ SÜTTEN İÇTİ
Pir Esat Efendi ve kedisi ile ilgili anlatılan rivayetlerden birisi şöyle:
“Pir Sultan talebelik yıllarında kedisini bir saniye bile yanından ayırmazdı. Hatta zikirlere kedisi ile birlikte katılıyordu. Hatta bir gün namaz kılarken kedisinin cübbesini üzerine oturduğunu görmüş ve onu rahatsız etmemek için cübbesini kesmiş ve namazına devam etmişti. Kedisini çok sevdiği için ona Pisili Sultan deniliyordu.
Pir Esat Sultan çok sevdiği kedisini daima süt ile beslerdi. Bir gün bir kaba hem kendisi için hem de kedisi için süt koyan Sultan acele bir yere çıkınca kapta duran süte yılan zehrini bıraktı.
Geri geldiğinde bu sütten içmek isteyen Sultan’a kedi acı acı miyavlamış ve süt içmek istedikçe kedi bunu engellemeye çalışmıştı. Sultan ısrarla içmek isteyince kedi o kaptan sütten içmiş ve sultanın gözü önünde can vermişti.
Kedisi sayesinde canını kurtaran Sultan kendi mezarının yanına kedisinin mezarının da koyulmasını vasiyet etti ve oraya minik bir mezar eklendi.”
Türbe hikayesiyle yıllardır, binlerce misafir ağırlıyor.
Kaynak:Konya'nın Sesi